Dünya Kadınlar Günümüz kutlu olsun
Bugün anlamlı bir günü, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyoruz.
Dünya Kadınlar Günü’nün 8 Mart tarihinde kutlanmasına kaynaklık eden olay hakkında farklı rivayetler mevcut olsa da; en kabul gören olay 8 Mart 1857’de ABD’de bir tekstil fabrikasında yaşanan grev sırasında çıkan yangında 129 işçinin can verdiği acı bir olaya dayanmaktadır. Bu olaydan yıllar sonra, 1910 yılında Danimarka’da tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçiler anısına 8 Mart “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” olarak anılmaya başlanmıştır. İlerleyen yıllarda farklı ülkelerde de 8 Mart güçlenerek gündeme gelmeye devam etmiş ve 1977 yılında da Birleşmiş Milletler tarafından 8 Mart’ın “Dünya Kadınlar Günü” olarak anılması kabul edilmiştir.
Günümüzde ülkelerin kendi geleneklerine göre bazı ülkelerde resmi tatil olarak, bazı ülkelerde çiçeklerle kutlanan 8 Mart; dünya genelinde kadınların güçlenmesine yönelik bir temaya sahip özel bir gün haline gelmiştir.
Türkiye’de de Kadınlar günü ilk kez 1921 yılında kutlanmaya başlanmış, 1975 yılından sonra da kutlamalar yaygınlaşmıştır.
Türk kadını, İstiklâl Savaşı sırasında hem cephede hem cephe gerisinde omuz omuza savaşa katılmış, tüm gücü ile çeşitli hizmetler vermiştir. Mustafa Kemal Atatürk de Türk kadınının bütün bu fedakârlık ve hizmetlerini takdir etmiş ve kadının sosyal, ekonomik, siyasal ve medeni hukuk alanında konumunu iyileştirici uygulamaları hayata geçirmiştir. Nitekim Aralık 1934’te Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı bir çok ülkeden yıllar önce tanınmış ve 1935’te ilk kez seçilme hakkını kullanan Türk kadını, TBMM’ye 18 kadın milletvekili ile girmiştir.
Daha uzun geçmişe baktığımızda, kadınların bu kadar güçlü olmalarına rağmen maalesef masallarla başlayan bir toplumsal rolün kadınlara çocukluk yaşlarından itibaren verildiğini görüyoruz. Kül Kedisi, Pamuk Prenses, Kurbağa Prens gibi masallarla; güzellik olgusuyla öne çıkan, bağımsız olamayan, mutlu olmak için prensini bekleyen “prenses” kadın modeli ön plana çıkmaktadır. Masallardaki erkek kahramanlar evin dışında savaşarak, doğa üstü yaratıklarla mücadele ederek, güçlüklerle sınav vererek, kahramanlıklarla öne çıkarken; masallardaki kadınların varoluşları, kraliçe olabilmeleri, hep güzel olmalarına ve güzellikleriyle erkek dünyasını büyülemelerine bağlıdır. Hayattaki tek amacı her gün sihirli aynasına bakarak dünyanın en güzel kadınının kendisi olduğunu duymak isteyen üvey annenin çaresizliğini hatırlamayan var mıdır? Güzellikleriyle hayatları anlam kazanan prenses masallarıyla büyüyen kız çocukları; günümüz dünyasında da doğal güzelliklerinin yetmediği, kuaförlerin, makyajların eksik olmadığı, modaya uygun giyinmenin, estetiklere gitmenin, illa ki zayıf olmanın şart olduğu bir ilüzyonun içinde yaşamak zorunda bırakılmıyor mu?
Oysaki kadınlar bir çok alanda öyle güçlü ki.. Yaratıcılıkları, organizasyon, planlama yetenekleri, titizlikleri, özenleri, iletişim yetenekleri öyle belirgin ki… Kadınlar bu özellikleriyle iş gücüne giderek daha çok katılmakla birlikte tüm dünyada teknoloji sektöründe çalışanların sadece % 25’inin kadın olduğu bilinmekte, teknolojide kadın eksikliği küresel bir sorun olarak önümüze çıkmaktadır. Öte yandan, özellikle siber güvenlik ve bilgi sistemleri denetimi alanlarında küresel bir istihdam açığı mevcuttur ve bu açığın giderek de artacağı tahmin edilmektedir.
Teknolojinin her alanında daha çok kadına ihtiyacımız var. Çünkü teknolojinin; fikirlerde, problem çözmede ve yaklaşımda çeşitliliğe ihtiyacı var.
Kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyor, hem kadınların hem erkeklerin destekleriyle kadınların teknolojideki temsilinin ve katılım liderliği rollerinin artmasını diliyoruz.